29 Haziran 2022

DOKTOR İYİ NİYETLE TEDAVİ ETTİ

 



Okulların kapanması ile kendimi ailemin yazlığına atmıştım ama dinlenmek mümkün mü? Önce annem sonra babam sonra babamın kardeşleri sonra kocamın diğer akrabaları. Resmen hizmetçi gibi koşturarak geçti üç hafta. En son anneme patlayınca tamam tamam yalnız kalın biraz karı koca diyerek toplanıp gittiler. Yalnız kalsak ne olacak sanki, attı mı mangalda kül bırakmayan herif tatilde olmasak da yapacağı şeyi yapacak. Yaz veya kış fark etmez Cumartesi babasının dükkanından çıkacak o akşam üstümde otuz saniye tepinecek, pazar günü sabah aynısını bir daha yapacak sonra öğlene kadar uyuyacak. Farklı olmadı zaten o gece de. Üç hafta görüşmememin üstüne, üstüme çıkması ile inmesi daha bile kısa sürdü sanki. Sonra yine her zamanki gibi beni suçlayacak. Bunda da aynısı oldu. Hala döl tutmadın mı sen dedi, sen de doktora gidecektin bu kadar çabuk olmaması için dedim. Sinirlendi yine. Gittim gittim hap verdi düzelecek ama sen de bir görün bakalım ne imiş derdin. Sanki doktora gitti de ne değişti. İki yıldır aynı, tüm yeni evli arkadaşlar saatlerce yataktan çıkmadıklarını anlatıyor, hafta sonu yazlığa gelen kocalarından sonra iki gün bacak aralarındaki sızının geçmediğine gülüyorlar. Ben kös kös oturuyorum yanlarında. Onda bir şey yok demiş doktor benden kaynaklanıyor olabilir diye hatayı yine bana attı. Senin kadınlığın uygun olmayabilir laflarına başladı yine. Benden mi yoksa diye düşünmeden de edemiyorum ki. Bir yıldır hep aynı şeyi söylüyor çünkü. Çok iş yapmış gibi de döndü kıçını uyudu. Yarım kalmış zevkim üstüne bir türlü hamile kalamadığım, sevişmekten zevk alamadığım için sorun bende mi düşünceleri ile  uykusuz geçti gecem. Sabah yine kaldırdığı aleti ile beni okşamaya başladı, uyuyamadım gece diye kalktım yataktan. Bak isteksizsin işte diye söylendi arkamdan.

Öğle saati evin bahçesindeki süs havuzundan bozma küçük havuza girdim çıktım terim sıkıntım gitti en azından üzerimden. Mayomu çıkartıp bikinimi giydim, havuz kenarındaki kanepeye yayıldım. Bahçe içinde kaldığından bikini giyebildiğim tek yer. On dakika geçmedi ki, başımda beliren gölgeye gözümü açtım. Babamın arkadaşlarından Kemal Amca. Nerede senin ki diye sordu uyuyor dedim. Ben uyandırırım diye içeri girdi. Toparlandım üstüme bol bir penye geçirdim. Benden yirmi beş yaş büyük ellisini geçmiş bir adam ama yine de yiyecek gibi bakıyordu her yerime. Ben fark edene kadar da seyretmiştir herhalde yaşından başından kel kafasından utanmadan. Kocam ile biraz konuşup bana seslenerek gitti. Ne vardı dedim kocama. Yok bir şey ya, basit bir ilaç filan sormuştum bir arkadaş için onu vermeye gelmiş dedi. Öğleden sonra da kocam atladı arabaya döndü şehre.

Yemek sonrası kızlar aradı plaj için. Yok dedim şimdi kocalarını övecekler karşılıklı nasıl ter içinde kaldıklarını anlatacaklar, biri hamilelikte şişen karnını gösterecek, diğeri ağzımdan çıkacaktı yeter dedim de bıraktı diyecek, ben ne diyeceğim ki. Bir hafta azan kocalarının neler yaptıklarını anlatırken üstüme çıktı indi ıslanamadığım bile mi diyeceğim. Aldım kitabımı tekrar yayıldım havuz başına. Yarım saat geçmişti ki bahçe içindeki ayak seslerine ve poşet içindeki şişe şıkırtısına döndüm. Kemal Amca yine. Kocan yukarda mı diye sordu yok dedim az önce çıktı. Hadi ya bira almıştım hazır taş kafalı baban da yok evde, kimseye görünmeden içeriz demiştim. Babam oldukça tutucu hayatta izin vermez, ben de hayatım boyu bir iki kereden fazla denememişimdir. Torbadan çıkardı bir şişe sana bırakayım bari, hanım evde bana da izin vermez şimdi, gel dedim Kemal Amca otur benim de canım çekti. Bu sefer bikinim üzerinde penyem var daha rahatım karşısında. Kemal Amca komiktir, ağzı da laf yapan iyi bir doktor. Birer şişeyi güle oynaya içtik. Bir günde iki kere kocamı görmeye gelmesi normal değil, ağzını yokladım açık vermedi. En son dayanamadım sordum benimki ne ilacı istedi diye. Gülerek göz kırptı önce, sonra hasta gizliliği diyerek cevap vermedi. Bak dedi sen yabancı değilsin biraz votka da katsam biraya bizim hanıma söylemezsin değil mi? Yok dedim birasına çıkardığı küçük mataradan kattı.  Bana da uzattı almadım. Muhabbet iyice koyulaşınca kendisine yaptığı votka takviyesinden teklifsizce bana da ekledi. Daha acı geldi biranın tadı, bir kaç yudumdan sonra daha huzurluyum sanki. Biraz rahatlayınca neymiş hadi Kemal Amca söyle bana neymiş. kocamın bana söylemediği derdi dedim tekrar.

Senin de bildiğin derdine çare arıyoruz be kızım. Güçlendirici filan yazdım ihtiyacım yok dedi. Pat diye söyleyince hazırlıksız yakalandım. Yok muymuş dedim şaşkınlıkla sonra pişman olup sustum. Önemli olan nasıl desem dedi kısa sürmesine çare bulamadık. Nasıl da aniden söyleyiverdi derdimizi. Son verdiğim ilacı nasıl kullanacak onu anlatmak için gelmiştim aslında sabah ama o başka dertlerden bahsetti. Yüzün düşmesin, bir çözüm buluruz derdinize. Nedense votkalı biranın etkisinden herhalde utanacağıma kahkaha patlattım, ay dedim gelip sana mı anlattı bunları. Doktoru benim kızım kime anlatsın, arada sen de olunca senin mutluluğuna yardım etmek için elimden geleni yapayım dedim. Sabah aradı sorun bizim hanımda galiba, nasıl desem kızım işte şey dedi. Ne dedi Kemal Amca diye üsteledim, isteği az dedi kızım. O yüzden bir damla getirmiştim sana da vermesi için. Offf ne boş boğaz şu adam. Poşeti karıştırdı küçük siyah bir şişe. Denemek istersen damlat bir bardak suya doğurganlık artırıcı bir zararı yok. Ben kalkmayınca kalktı bir bardak su getirdi her sabah üç damla dedi alkol aldım dedim önemli değil o kadar dedi, suya damlatıp içirdi.

Bir yarım saat boş beleş konuştuk yine, sonra ne kadardır çocuk için denediğimizi sordu. Dört ay dedim. Sustu bir süre, çok değil karamsar olma, yine de her ihtimali düşünmek lazım. Şimdi doğru cevap ver bakayım bana. Dediği kadar kötü mü peki diye sordu. Ne kötü mü diye salakça cevapladım. Hiç mi o işi yapamıyor seninki seninki, yani beceremiyor mu? Bunları konuşmak zor benim için derken bir yandan da kıkırdıyordum. Beceremiyor derken neyi kast etti ne kadar belli idi. Değil evladım zor değil çözeceğiz derdini güven bana ben doktorum, neler geliyor bize bir bilsen. Gözlerimi kaçırarak, valla doktor bey aylardır iyiye değil kötüye gitti, doktorunu değiştirsin bence deyince kahkahalar ile tekrar güldük. Biraları tokuşturdu ve birer yudum daha alıp bitirdik şişeleri. Sorun ısrarla sende diyor kocan kızım. Cinsel konularda kimseyle konuşmayan ben nedense konu kapansın istemiyorum. Yok ya dedim bende bir sorun yok. Belli olmaz dedi gittin mi doktora emin misin boş yere ilaç dayamayalım adama. Daya valla be dedim yine kıkırdayarak ne olacak biraz da ilaçlı deneyelim. Yine gereksizce güldüm. Bir beş dakikadır filan bacak aramda bir karıncalanma var. Bacaklarımı kapasam baskıdan inleyeceğim, açsam sanki sular akacak. Uzun penyenin kapamadığı bacaklarım bile sanki biraz kızarmış. Ne kadar süredir adamın karşısında böyle sere serpe uzanmış haldeyim. Bacaklarımı uzatıp duruyorum ikisini de sürekli yer değiştiriyorum oturduğum yerde. Kızardın biraz bu iyiye işaret şimdi uslu bir kızcağız olarak seninle utanma sıkılma olmadan doktorculuk oynayalım mı dedi. Ben iğneden korkarım diye kahkaha attım yine. Niye böyle oldu, gereksiz bir gülme ihtiyacı ve kadınlığımda gezen ateş var içimde. Korkma korkma diye dizlerimin üstünde bir süredir duran elleri ile bacaklarımı iki yana açtı, uzan sen şöyle. Dizlerime dostça bir dokunuş bile kaslarımı gerdi. Geniş kanepe minderinde bir süredir yarı yatar haldeydim zaten. Kocanın bu sorunlarının kaynağı sen olabilirsin Kemal Amcan yabancı değil. Kapat sen gözlerini bakayım sorun sende mi? Sende ise sorun laf yayılmasın küçük yer burası. Gençsin yıllarca teşekkür edersin bana. Bende ise ne yaparım Kemal Amca dedim. Yok yok güven bana çözeriz rahat ol. Gözlerimi kapatmadan mayoma batıp duran göğüs uçlarıma baktım penyeden bile belli, nasıl da kabarmışlar öyle.

Hiç jinekoloğa gittin mi dedi. Evet dedim evlenmeden önce. Tamam kapa gözlerini jinekoloğa gittiğini düşün. Utanırım senden Kemal Amca olmaz dedim. Doktorum ben de itiraz istemem, hem gideceksin tanımadık birine bir sürü masraf. Haksız da değil sanki. Elleri ile bacaklarımı iyice araladı. Penyeni topla biraz dedi. Kıkırdaya kıkırdaya belimden yukarı çektim penyeyi. Nasıl da utanmıyor sıkılmıyorum. Gittiğim jinekolog kadındı ama onun karşısında bile yerin dibine girmiştim bacaklarımı açarken. Şimdi aile dostumuzun önünde bacaklarımı aralamak rahatlatıyordu beni. Rahat ol kızım, derin nefes al. Eli aniden bikinim üzerinden kadınlığımı avuçladı. İrkildim bir anda ama içim de bir titredi. Kemal Amca ne yapıyorsun dedim. Tepki vermeden aynı ciddiyet ile bir ağrı yok değil mi diyerek iyice bastırdı avuç içini. Hımmm yok. Peki şimdi söyle diyerek daha da bastırdı elini iyice ovaladı. Parmakları arka deliğime kadar her yeri gezindi. Offf ateş dayanılmaz boyutlarda bacaklarım istemsizce kapandı. Elini aşağı yukarı bastırınca zevk daha da arttı. Offf kadınlığım aylar var böyle güzel avuçlanmıyor ki. Acı mı var dedi zevk mi? Bilemedim ki dedim sıkılarak. Aslında sadece unutmaya başladığım güzel bir mutluluk ve kıpırdanma var kadınlığımda. Elini çekmeden emin değilim ama sorun sende galiba kızım fısıltısı ile, sert baskısını sürdürdü. Avuç içi kadınlığımı yoğururken içimdeki alev yükselmeye başladı, off balayımdaki kadar ıslağım, yangın var aşağıda, sadece orda mı göğüs uçlarım acıyor gerilmekten. Islaklığımı anlamış mıdır? Evladım ama dudaklarını ısırıp kendini sıkma rahat bırak hissettiklerini çekinmeden söyle diye uyardı. Dediğini yapıp dudaklarımı ısırmayı bırakınca istemeden bir inilti çıktı ağzımdan. Nefesimi salınca kadınlığımdaki ıslak da arttı iyice. Senden bir şey rica edeceğim dedi elini çekmeden, penyeyi indir kalçalarını ört iyice bikininin altını çıkar. Ayy Kemal amca olur mu öyle diye nefes nefese konuştum. Olur kızım gençsiniz siz önünüzde uzun yıllar sürecek bir hayat var, ikinizin de mutlu olmasını istiyorum. Bakmıyorum ben rahat ol, ört kalçalarını. Elini çekti, off çekmese daha mı iyiydi biraz da sürse dayanacak halim kalmayacak ellerine bırakacaktım kendimi. Kocamın yarım bıraktığı gecelerde parmaklarıma boşaldığım gibi doktor amcanın ellerine gelecektim az daha. Gözlerimi açtım. Kafasını yana çevirmiş, bana bakmıyor. Hadi dedi bu hafta çözelim şunu haftaya kocan geldiğinde altında inim inim inletsin seni. Adam şanslı senin gibi bir karısı var. Kadın olmak nasılmış gör sen de, yazık bu güzelliğe. Güzel miyim gerçekten diye tekrar kahkaha attım. İnim inim inler miyim ben de diğer yeni evliler gibi. Çok hasta geçti elimden taş gibisin maşallah. Bikinimin altını iki yandan çözüp kalçalarımdan düşürdüm, penyemi çekiştirdim hazırım dedim. Bacaklarımı sanki jinekoloğa gelmiş gibi kıvırdım. Yanıma doğru oturup elini yine bacak arama soktu. Sıcak eli çıplak tenimde gezerek kadınlığımı bulduğunda dişlerimi sıktım iyice. Ahh ne zor bir durumdayım, devam etse boşalıp rezil olacağım ama dursun da istemiyorum. Ne zamandır bu kadar ıslanmamıştım ben hatırlamıyorum bile. Sert kalın erkek parmakları kadınlığımın dudakları üstünde sanki okşuyor arada hafifçe içime giriyor. Bu çok ilginç dedi. Ne oldu ki dedim. Hep bu kadar çabuk mu ıslanırsın. Evet galiba bilemiyorum dedim inleme ile karışık kekeleyerek.

Bu iyi çok iyi, bak bakmıyorum rahat et dedi. Gözlerimi açtım. Yanımda oturmuş eli kadınlığımı avuçluyor o ise bacak arama değil gözlerimin içine bakıyordu. Yaşlı gözleri kızarmış sanki. Kadınlığımdan damla damla sular süzülürken sadece devam et diye bağırmak istiyorum için için. Canın yanarsa haber ver bir şey deneyeceğim şimdi. Bir parmak kadınlığımı dolaştı ve içime girdi. İnledim bacağımı hafif aşağı indirdim. Yok yok dedi aynı kalsın bacakların. Doktor adam dinlemek gerek yine jinekolog masasındaki gibi kıvırdım bacaklarımı. Parmağı içimde durdu bu kalınlıkta var mı bizim damadınki. Bilmem ki dedim. Peki bu nasıl dedi şimdi iki parmak içimdeydi. Daha uzun inledim. Kemal Amca duralım lütfen deyince biraz daha itekleyip oynattı parmaklarını, bitiyor bitiyor az kaldı. Bu kadar galiba dedim. Parmaklar kocamınki gibi gidip geliyordu içimde. Bu kadar doldurmuyor kocamınki içimi. Karnım titrer gibi oldu, nefesim iyice düzensiz. Yok yok dedim sanki tek parmak gibi. Tamam o zaman dedi biraz ince imiş kocanınki ama iş görür yine de. Senin kadınlığın daha fazlasını da alır. İki parmak içimde oynarken avuç içi bızırıma baskı yapmaya başladı. Kemal Amca ama duracaktın dedim. Kızım ne durması nasıl belin geliyor görmek lazım, galiba sende değil sorun emin olmak üzereyim, gelmek üzeresin güzellik dedi. Gözlerim kararıyor artık, içimden sular damlamıyor şelaleye döndü sanki. Parmaklar kadar bızırıma bastıran avuç içi gıdıklıyor içimi. Ah hiç olmadığı kadar kasıldı bacaklarım gözlerim kararıyor. Diğer eli de penye üzerinden bir göğsümü sıktı. Buralarda acı var mı? Yok dedim yoook. İki parmak git geli bırakmış içimde çengel olmuş daha önce ezilmemiş bir yerlerimi eziyor. Avuç içi alev alev. İkimizin nefes alması ve alttan gelen giriş çıkış seslerinin şakırtısı. Kemal Amca ölüyorum yapma diyerek eline uzandım elimi itekleyip dur kızım bitmek üzere diyerek o noktayı ezmeye devam etti, çengel gibi yaptığı parmakları ile. Dokunduğu nokta açma kapama düğmem sanki bastırdıkça belimi havaya kaldırtıyor. O noktayı kendim bile keşfetmemiştim şimdiye kadar. Artık bıraktım iyice çekinmeden inliyorum. Sol eli göğsümde boynumda gezdi. Gözlerim kapalı, dudaklarımın yakınında dudaklarını hissettim. Dili dolaştı üzerlerinde. Öldürdün beni Kemal Amca, bittim ben oooo diyerek düştü bacaklarım. Kızların anlattığı tükendik dediği orgazm bu olmalı. Yarı ölüm gibi. Karnımda kelebekler, kapalı gözlerimde şimşekler. Eli çıktı içimden. Kulağımın yanında fısıltısını duydum çok iyiydi, hiç bir şeyin yok, şimdi son bir derinliğini ölçelim mi amcığının. Sonra birer bira daha içeriz. Sen kapa gözlerini dinlen. Amcık dedi. Evet amcığım var ve yanıyor hala, göğüs uçlarım bikinime sürttükçe daha da büyüyorlar sanki. İçimde çakan şimşekler tatlı bir gıdıklanma ile azalıyor.

İki el ile açıldı bacaklarım iyice tekrar kıvrıldı, penye göğüslerimin üstüne kadar toplandı. Off sende hiç bir sorun yok kızım, sık biraz dişlerini beş dakikaya bitecek dertlerin. Ne zamandı en son adetin? Bugün yarın olacağım galiba dedim iyi iyi dedi. Sonra çığlığım inletti bahçeyi. Sert sıcak erkekliği o kadar hızlı girdi ki içime az önce boşalmış kadınlığım acı ile kasıldı. Ne yaptın Kemal Amca dur diye iteklemeye çalıştım, göbekli yaşlı adamı üstümden. Bacaklarımı aralarken ne yapacağını biliyordum aslında ve yapmasa yapması için yalvaracaktım. Döl kanalları açık mı ona bakacağım yanımda da alet yok başka diye hareketlendirdi belini. Şimdi o da offlayarak inliyordu. Nasıl sızın filan yok değil mi diye fısıldadı. Çok doldu içim ama dedim. Kocanınkinden biraz büyük galiba benimki ama sorun değil sen daha büyüklerini de alırsın dedi. Belini oynatırken bikinimin üstünden iki göğsümü çıkardı ortaya. Off ne kocamanmış bunlar diye uçlarını sıktı parmakları ile. Oynuyor mu bunlar ile dedi. Yoookk dedim çok az. Nasıl oynaması gerektiğini de öğretecem sana. Yatakta tam bir orospu olmayı öğretecem sana. Sütle dolacak daha da büyüyecekler sorun bende değil diye sallayacaksın ortada. Değil değil diye doladım bacaklarımı beline. Daha sert vurmaya başladı içime. Sikilmek istiyordum delice bir oyunun parçası olup olmaması önemli değil. İçimi bu kadar dolduran ve genişleten sımsıcak sik yeniden şimşekler çaktırıyordu gözümde.

Hızlı hızlı giderken içimde offf tam bir döl yatağı bu amcık, her sene çocuk çıkacak buradan diye yüklendi. Kesik kesik hiç bir sevişmemde olmadığı gibi sesler çıktı ağzımdan. Eğilip dudaklarıma yapıştı. Geldi mi belin dedim. Ne gelmesi be. Gel içeri geçelim çok bağırıyorsun burada dedi. Farkında değilim ki bağırdığımın. İçimden çıkınca bir rüzgar esti bacak arama doğru. O önde ben arkada mutfak kapısından içeri girdik. Gitti içerdeki ikili koltuğa oturdu. Kocam dışında çıplak gördüğüm ilk adam, yarı kel kafası, göbeği ve önünde dikilmiş kocamınkinden uzun ve kalın erkekliği ile beni seyrediyordu. Çok güzelmişsin kız. 24 saat sikilecek bir vücut varmış sende. Gel bakalım kucağıma.  Halim olsa koşarak atlayacağım üstüne, nasıl da istiyorum sikilmeyi. Kucağına otururken ilk defa erkekliğine dokundum. Büyükmüş diye kıkırdadım yine. Çok büyük sayılmaz dedi sen sik görmemişsin, ama bugün işimizi görür yerleştir bakalım, bitirelim şu tedaviyi. Çatır çatır sikiyordu ama hala bırakmamıştı oyun oynamayı. Daha sakin yerleştim üzerine, kocam ile bir iki kere bu pozisyonda sevişmiş on saniyede indirmişti üzerinden. Dibime değince tekrar inledim, kalın, sert ve içimi dolduran bir sıcak kütük sanki. Kafasını göğüslerime gömdü, dili aralarını yakarak dolaştı, eli kalçalarımda toplarına kadar yerleştim. Yavaş yavaş sallanmaya başladık. Ah ulan gençken düşecektin elime zıplata zıplata sikerdim götünü diye okşadı kalçalarımı. Bu bile bana fazla, sanki dakikalarca sürdü kucaktaki sakin tedavim. Sertleşmiş göğüs uçlarım ezildi elinin altında. Göğüslerim ve bacak aramın birbirine bu kadar bağlı olduğunu ilk defa fark ettim. Her ikisinden de zevk akıyor içime. Memelerin taş gibi lan bunları da sikeceğim. Ahh meme nasıl sikilir düşüncesi aklıma geldi sonra çıktı gitti, amımdaki ve göğüs uçlarımdaki baskı yüzünden.

Bağır kızım rahat ol bağır. Bağırıyorum evet sesim ne kadar fazla çıkıyor. Kendini biraz geri attı. Hadi hızlıca in çık ben yoruldum. Tempoyu ben yönetmeye başladım. Gözlerim açık ama çevrem bulanık. Dakikalardır içimde sert, uzun, sıcak bir sik var. Aaaa evet sik var. Sik beni. Sik beni. Yavaş yavaş kız kıracan sikimi diye kalçalarımı bastırdı kendine. Kızların anlattıkları doğru imiş, dakikalarca sikti ağzımdan çıkacak zannettim dedikleri sikiş buymuş. Bahçedeki boşalmam hiç bir şey değilmiş. Gözlerimden yaşlar akıyor. Göğüs uçlarım batıyor oysa aldırmadan dişliyor uçlarını. Öldüm yine ben. Hareketsiz kaldım üstünde. Kadınlığım kasılmaları acıya dönecek neredeyse. Elli yaşındaki adam kocamın hayal edemeyeceği kadar süredir sikiyor beni. Parmakları kalçalarıma battı, boynu geri düştü. İçimi gerçekten dolduran ilk sik kıpır kıpır sıcak döl bırakıyor derinliklerime.

Koltuğa yan yana devrildik. Kalktı bir su içti. Giyindi. Adedin geçince ara. Daha uzun bir teste sokayım seni dedi. Gidişini seyrettim, kapıyı kilitleyip bacaklarım arasında kızların hep anlattığı o tatlı sızıyı ilk defa hissederek kanepede sızıp kaldım.

Bacak aramdaki yoğun ıslaklığa uyandım. Gece olmuş, susamışım ağzım kupkuru ama canım çok tatlı istiyor. Zorla kalktım adet olmuşum. Kemal Amca mesaj atmış iyi misin diye. Cevap vermedim temizlendim bir şey yiyip yattım. Üç gün gereksiz bir neşe ile geçti. Akşamları babamı tanımayan bakkaldan bira alıp birer şişe bitirdim. Cuma akşamı tekrar mesaj geldi Kemal Amca’dan. Müsaitsen ara diye. Bir oyun gibi başlasa da isteyerek kendimi siktirmiştim. Sanki bir daha hiç görüşmeyeceğiz gibi düşünmemeye çalışmıştım yaşananları ama günler geçtikçe içimdeki sıkıntı ve pişmanlık azalacağına artmıştı. Bitsin bu eziyet diye geri aradım.

Merhaba nasılsın faslından sonra sağlığımı sordu. İyiyim dedim. Tahmin ettiğim gidiydi dedi hiç orgazm olamamak germiş seni. Kocan gelince yakınlaş yine sakin sakin cilveleşin. Muayyen günüm bitmedi dedim. Onun boşalması için engel değil, erkek olduğunu hissettir, bak haftaya çok daha eğlenceli geçecek. Sendeki enerjiyi çok uğraştık ama dışarı attık sayılır kocanı da rahatlattık mı tamamdır. Hala oyuna devam ediyordu çakal. Kemal Amca beni kullandın bıraksana bu oyunları çok pişman oldum sonrasında dedim. Tedavin güzel gitmedi mi ama dedi, bu hafta neşen yerindeydi değil mi. Oyunu devam ettiriyordu ısrarla. Haklıydı cevap vermedim yine de. Daha da iyi olacaksın kadın oluyorsun gerçekten. Doğurganlık için verdiğim damladan adetin bitince günde üç damla sabahları almaya başla Salı başka bir doktor var çok işinin ehli seninle ona gideriz biter tüm dertlerin dedi. İstemiyorum bir yere gitmek deyince, seneye yaza kucağında bebeğin ile gelirsin yazlığa, tedavimizi bitirirsek. Cevap veremeden telefonu kapattı. Kocam yarın öğle gelir, benim adedim varken onu nasıl boşaltacam ki?  Soracağım tek kişi ne yazık ki yine o. Mesaj atıp Kemal Amca’ya sordum ben de. Senin muayyen günlerinde istediğinde yapmıyor musunuz dedi. Yok dedim hiç istemedi. Şimdi seni özlemiş gelir buraya adamı eli boş gönderme, arkanla filan boşalt işte. Utandım. Cevap yazmayınca anladım siz onu da yapmamışsınızdır. Oral ile filan boşalt eşini o zaman. Benden cevap gelmeyince onu da yapmadınız mı hiç diye bir mesaj daha geldi. Pis bir şey o istedi bir kere ben istemedim yazdım. Yapmadan gönderme adamı valla ben olsam boşardım seni kız biraz cilveli ol. Salı bunları da konuşuruz. Bu gideceğimiz arkadaşım çok bilgili. Boşanmak, döl tutmayan bir dul olarak anılmak ve kocasını aldatan bir şıllık olmak, hepsi fazla geldi ağlamama engel olamadım.

Cumartesi kocam gelince biraz tedirginlik yaşadım. Saflık, merak ve azgınlık sonucu aldatmıştım adamcağızı. İlk ikisi benim ama üçüncü neden onun suçuydu. Müsait değilim deyince uyuduk cumartesi gecesi. Pazar sabahı doğurganlık hapını aldıktan yarım saat sonra yine başladı ter basma ve bacak aramdaki yangın. Kemal Amca’nın sözleri aklıma geldi, yukarda hala uyuyan kocamın yanına sadece altımdaki külotum ile girdim. Üstüne eğilip öpmem ile uyandı ve önünde sallanan göğüslerime şaşkınlık ile baktı. Hani uygun değildin dedi. Bugün bitti galiba ama seni böyle göndermek istemedim diye dikilmeye başlayan aletini sıvazladım. Göğüs uçlarım dokunmadan alev alev, yavaşça dokununca ise inledim. Yatarken giydiği şortu ayağından çıkardı elimi aletine attım. Dudakları göğüslerime değdi offf bu aşk oyunlarını balayından beri yapmamıştık. Cilveli ol sözünü dinleyip göğüslerimi ağzına bastırdım, sakince emdi ısırmadan çocuk gibi. Bu halde bile ıslaklık var kadınlığımda. Elimdeki aleti sıcak eğilip ucunu öptüm. Kemal Amca’nın  senden boşanmasın sözünün etkisi ile dilimi gezdirdim kocamın aletinde ilk defa. Offf aşkımm diye inledi. Aylardır aşkım demiyordu. Hayatımda ilk defa ağzıma soktum baş kısmını, iğrenecek bir şey yokmuş, çok güzel baş kısmı sıcak, kadife gibi. Çıkardım tekrar ağzımdan kocamın gözlerindeki şaşkınlık azgınlığa dönüşmüş. Nedensizce aklıma Kemal Amca’nınki geldi. Onun aleti daha büyüktü kesin. Sanki daha bir boğa siki gibiydi. Yine ağzıma aldım biraz daha sokunca ahh dikkat, dişin değdi galiba dedi. Sakince git gel yapıp dilimi gezdirdim başında. Aman geliyorum demesine kendime gelip geri çekildim ama dölleri biraz dudağımın iç kısmına biraz burnuma geldi. Sıcak sıcak hafif ekşi dudağımdan damlayanlar, yoğun bir koku sardı genzimi. Koşa koşa banyoya gittim. Kokusu ve dudaklarımda tadını aldığım döller beni iğrendirmemişti. Tam tersine dokunulmamış kadınlığım Kemal Amca’nın siktiği günkü kadar ıslanmıştı. Duş yaptım soğuğa yakın suyla içimdeki ateş sönmedi bir türlü.

Özür dilerim aşkım diyen kocam benden sonra banyoya girdi. Çıktığında siki kalkık yanıma girdi. Ne bu hal dedim. Doktor bir ilaç vermişti dün gece ondan almıştım sevişiriz diye diyerek göğüslerimi okşadı. Göğüslerime tekrar değmesi bile titretti gövdemi. Bitmiş galiba adedim yıkadım her yerimi diye açtım bacaklarımı. Üzerime eğildi yıllar sonra uzun uzun dudaklarımı emerken içime rahatlıkla kaydı aleti. Kafamı geri attım, bacaklarım arasına sıkıştırdım kocamı. Alıştığım temposundan daha hızlı idi. Ben de alışmadığım gibi inliyordum. Boynum belim gerildi titredi, ooo amın titriyor dedi şaşkınlıkla. Biraz uzun sürdü bu sefer içimde kalman diyemedim. Yıllar sonra bir sevişmemizde ikinci defa boşaldı. Yine çabuktu ama beş on saniye bile uzun sürmesi ve ilaç benim de boşalmamı sağlamıştı. İçimde gezinmesini milim milim izledim sanki döllerin. Sarılarak uyuya kaldık.

Pazartesi sabah ilaç aldıktan yarım saat sonra başladı yine aynı dertler. Bana ne yapıyorsa bu ilaç almasam mı? Saatlerce plajda kaldım kızlar ile ama birisi dokunsa boşalacak haldeyim. Öyle de oldu zaten. Evde ılık duş altında, vücuduma değen her damla elektriklendirdi bedenimi. Kadınlığımı yıkarken evlendiğimden beri ilk defa duş altında bacak arama sıkıştırdım elimi ve bir parmağım içime girerken Kemal Amcanın arayıp bulduğu noktayı aradım içimde. O kadar ıslaktım ki bulmam gerekmedi bile. Duşun zeminine oturarak, göğüs ucumu sıktım acıtarak ve ahhlar içinde boşaldım. Yerde nefes nefese otururken bir hafta içinde yaşadığım orgazmların şaşkınlığı içindeydim. Salı farklı geçmedi, ilaç sonrası azgınlığı ev temizleyerek, denize girerek atmaya çalıştım, akşam bu sefer iki şişe bira uyutabildi beni. Çarşamba sabah sırılsıklam bir külot ile uyandım. İlacı almadım bu sefer on bir gibi aradı Kemal Amca. Dün arayamadım müsait değilmiş yarım saate alırım seni kapıdan araba ile on beş dakika gideceğiz dedi. Hiç itiraz etmedim. Yolculuk sanki aramızda yaşananlar hiç olmamış gibi muhabbetler ile geçti. Yan kasabanın rıhtımında yürüdük ve küçük bir tekneye gelince durduk. Tamam bu dedi. Tekne mi diye şaşırdım. Çok ünlü bir evlilik terapisti kızım ayrıca yirmi yıllık dostum o kadar çok ünlüye yardım etti ki inanmazsın dedi. Biz geldik diye telefon etti, yarım saate burada imiş gel biz oturalım diyerek tekneye atlayıp minderlere oturduk.

Dolabı karıştırıp iki şişe bira çıkardı. Biraz içince verdiğin damla bana ateş bastırıyor dedim. Normal dedi doğurganlığın yükseliyor iki haftaya bırakırsın. Bu sabah almadığımı söyleyince kızdı, çabuk al bakalım bekletme adamı. Yanımda değil deyince aradı gelecek arkadaşını, yanında getir almamış dedi. Erkek mi doktor diye cevap verdim. Ne olacak kızım yanında ben varım. Aslında neler olabileceğini o kadar iyi biliyordum ki, bir haftadır dönüştüğüm kadından vazgeçmek istemiyordum sadece. Yarım saat sonra Kemal Amca gibi yarı kel göbekli bir adam yerine filmlerdeki kır saçlı uzun boylu adamlara benzer karizmatik sportif biri geldi tekneye. Tanıştık, hiç çekinmeden güzel geniş doğurgan kalçaları var dedi. Öğle yemeğini nerede yeriz tartışması yaparken Kemal Amca, Erkan Beyin getirdiği damladan bardağıma koydu. Akvaryum koyuna yakın bir balıkçıda karar kılarak tekneyi çözdüler. Erkan Bey dümende iken ne birası ya diyerek Kemal Amcaya birer kadeh cin tonik hazırlattı hayatımdaki ilk cin tonik ve ateşi yükselen kadınlığım eşliğinde sahilden ayrıldık.

10 Haziran 2022

KARANTİNADA İMKANSIZ AŞK - 5

 



ilk bölüm

Ertesi gece olduğunda durum şöyle idi. Kahvaltı biter bitmez içinde bir şey olmayan geceliğini çıkartarak bir kere mutfakta, bir kere de öğleden sonra kanepede sevişmiş, her ikisinde de o bir avuçluk güzel amcığını döllerimle doldurmuştum. Sabah arka deliğine dokundurmamış ama öğleden sonra sevişmemiz de çevresi iyice kızarmış çevresini dillememe  ve yara kremi sürmek için içini dışını parmaklamama ses etmemişti. Viagranın etkisi ile Hülya’yı almaya gideceğimiz günün sabahında da taşlaşmış bir sikin ağrısı ile uyandım. Duştan çıkmış ne bu diye bana gülerken başucumuzda duran jeli kendisine uzattım. On beş dakika sonra sikim götünde parmaklarım bızırının üstünde iken orgazma ulaşmış, döllerimi de götünün diplerine akıtarak böylece boşalmadık deliğini bırakmamıştım. Bu kadar zevkli olacağını tahmin etmezdim diye sarılmıştı boynuma. 

Hazırlanıp arabaya bindiğimizde gergindik. Ayrıca Filiz de acıyor diye rahat oturamıyordu kıçının üstünde. Filiz bir iki gün ailece abisinde kalmak istiyor, Hülya ise neredeyse bir aydır dayımlayım zaten diye eve, aslında benim yanıma dönmek istiyordu. Aklıma gelen en iyi çözüm benim ortalıktan kaybolmamdı. Hülya’yı alıp eve bıraktıktan iki saat sonra, günlerdir annem çağırıyor seni görmek için gidemedim diyerek evden kaçtım. Böylece Hülya’nın bana her dokunmasında kafasını başka yöne çeviren veya kızını uzaklaştırmaya çalışan Filiz’in gerginliğinden de kurtulmuştum. 

Üç gün sonra geri döndüğümde bir kahve içmeye uğradım sadece. Filiz’de aynı soğukluk Hülya’da aynı heyecan. Bütün gün yazıştık Hülya ile, annem sana gelmeme izin vermiyor, çok sinirlendi gidebilir miyim diye sorunca, seni çok özledim gibi şeyler. Sabahın dokuzunda telefonum çaldı, arayan Hülya. Uyumadıysan geliyorum yanına deyip kapattı. Telefon kapar kapamaz tekrar çaldı, bu sefer Filiz. Hülya ile kavga ettiklerini abisine gitmek için arabayı aldığını anlattı. Sonra baklayı çıkardı ağzından, mutlaka sana gelecektir bana verdiğin sözü unutma dedi. Tamam aşkım dedim, cevap vermedi. Kapatırken ben de seni özledim Ali dedi. Kızı geldiğinden beri ağzından seni seviyorum lafı çıkmamıştı. Hülya on dakika sonra mutfak kapısındaydı. Koşarak sarıldı boynuma, dudaklarını zor çektim dudaklarından. 

- Filiz dedim nasıl izin verdi? Sanki gittiğini bilmiyor gibi. 

- Haberi yok. Akşam yemeğinden sonra kapıyor kapısını sabaha kadar çıkmıyor. Garip davranıyor günlerdir. Şimdi de bana bağırdı çağırdı abisine gitti. 

- Sen gelmeden de hep dalgındı, salgın etkilemiştir belki psikolojik olarak dedim. Bu kadar güzel bir yalan atabilmemi taktir ettim. 

- Bir şey içer misin 

- Fazla zamanım yok ki ya dönerse hemen. 

- Ne kadar zamanın var? 

- Bilmem diye kırıttı, bir saat yeter mi sana? 

Peki diyerek ince beline sarılıp tekrar dudaklarına saldırdım.  Ayakta iken penyesini, sarılarak ilerleyip kardeşimin odasına girdiğimizde ise eşofman altını çıkarmıştım bile. Yatağa itekleyip kendimi soyduğumda o da çamaşırlarından acele ile kurtulmuştu. Filiz’i ilk defa siktiğim o gecenin her anı hala hafızamda iken şimdi aynı yatakta kızı çırılçıplak beni bekliyordu.  Görüşmediğimiz sürede bu kıza karşı hiç bir özlem duymamıştım ki, çok güzeldi sadece ve sikilmek için yatağımdaydı. Buradan geri dönmek geçti aklımdan bir an, sonra beynimdeki tüm kan sikime inince aklımdan çıktı bu düşünce.  

- Senin olmak için geldim. Hiç durma, diye inledi dudaklarımız birleşmiş, sikim kadınlığının çevresine çarparken. 

- Başka şeyler de yapabiliriz diyerek kalktım, Hülya gelmeden Filiz’in evinden topladığım eşyalarımın dolu olduğu çanta ile odaya geldim. Güzelliği annesinden daha mı fazla diye düşündüm bir an. Beni bu düşünceye iten çıplak gece lambasında bile parlayan süt beyazı teninden çok bacak arasındaki ufak karaltı idi. Yanına uzanıp öperken elim küçük amına doğru uzandım. 

- Kesmemişsin. 

- Sen öyle dedin 

İki üç haftalık siyah kıllar arasında gezdi parmaklarım. Biraz düzeltilmiş belli ki kılları en sevdiğim am görüntüsü. 

 - Onlar ne diye sordu, poşeti göstererek 

- Seni rahatlatmak için bir kaç krem, başka türlü nasıl sikeceğim götünü. 

- Terbiyesiz diye etimi cimdikledi. Birbirimizin yüzünü ellerimiz ile tutarak dudaklarımıza saldırdık. Nefessiz kaldık bir an. Sertçe ters çevirip omzundan bastırdım yatağa. 

- Şimdi görürsün gününü.  

Sırtından kalçalarına dilimle inip kalçasına küçük bir tokat attım. Hafifçe titredi sert ve geriye çıkık minik kalçası. İki elimle kalçasını ayırıp arkasında yerimi aldım. El değmemiş daha doğrusu elim değdi ama sik değmemiş amcığı hafifçe açılmış tüm pembeliği ile karşımda. Çevresinde kısa siyah tüyler. Bu geceki hedefim ise yanındaki küçük siyah benden daha küçük duran amından sadece bir ton koyu göt deliği. Alttan üste ikisini de gezecek bir dil darbesi vurdum. Kalçasını çekerek dizleri üzerinde domalmasını sağladım. İki elim arasında kaybolan götünü sıkıp tokatlayarak iki delik arasında dilimle dolaşmaya başladım. Sessiz başlayan sonrasında yavru kedi sesine dönen inlemesi ile paralel am sularını emmeye devam ettim. Off taze bir amcığın hızla sulanması bir başka oluyor. Annesi gibi konuşkan değil sevişme sırasında, amın çok tatlı, götünü sikeceğim şimdi gibi sözlerime hiç bir tepkisi yok. Sadece derinden gelen o inleme. Jele gömülü parmağım götüne rahat girsin diye kalçalarını iyice ayırdığımda bakire amının pespembe ıslak içi ortaya çıktı. Bir an önce sikimi oraya sokmamak için kendimi durdurdum. Zaten bekaretini vermeye gelmişti buraya ama götünü sikme şansını kaçırmak istemiyordum. Parmağımın bir santimi bile acıdı diye bağırmasına neden oldu. İşimiz var bu karı ile. Biraz daha jel biraz daha am yalaması parmağım daha çok içinde artık. Offf bu küçük kalçaların arası Filiz’den tabii ki çok daha dar. Parmağımın kemiklerinde bile hissediyorum girişindeki sıkılığı, sikimi ne yapar bu dar göt? Başparmağımda sıra bolca jel bolca dil darbesi. Filiz kadar olmasa da içinde parmağım. Sadece kesik kesik inliyor, ağzından bir söz bir tepki çıkmıyordu. Dilim amının minik dudaklarını ezip içini keşfederken göt deliğindeki parmağım daha da sıkıştı sanki. Kafası yastığa düştü. Iııımmmm ahhh diye bir ses patladı dudaklarından. Bu kadar çabuk mu diye düşündüm ama dilimden taşan suları boşaldığını gösteriyordu. 

Tamamen kıçını havaya dikip parmağım çıkar çıkmaz saniyelik açık kalan deliğe jelden damlattım. Deliğin büzüşüp jeli emmesi ve tüm sularını salarak boşalmış pembe minik amcığın görüntüsü sikimi patlatacak bir manzara idi. Aynı jel ile kaplı sikimin başını bastırınca kendini öne attı. Sıkma kendini diyerek aynı pozisyona getirdim. Uğraştım ama ben bastırdıkça o kaçtı. En sonunda zorla başını bastırdım içine hayırrrr diye bağırması ile kendini ileri attı. Yüzünü döndü. Lütfen diye bacaklarını topladı önce sonra yavaşça kaydı bana doğru. 

- Daha rahat bir zamanda deneriz, sik beni artık. 

Ne diyebilirim ki artık bu söze. Sikimin başını bir ıslak mendile silip üzerine yavaşça eğildim. Kalın alt dudağını emerken orta boy ufak uçlu memesini kavradım. Bu kadar sert olmasına hala şaşıyorum memelerinin. Bacakları arasına soktum gövdemi, tam misyoner pozisyonuna getirip kalçası altına yastık koydum. Dizlerimin üstünde bacaklarımın arasında durdum, girerken ki manzarayı kaçırmak istemiyordum. Sikimin başı amının girişinden büyük. Sikimi girişinde hissettiğinde gözlerime baktı. Ben ise amcığının girişine. Yavaşça bastırdığımda içindeydi mantar başım. Amcığı sikimden dolayı kabarmış bekledim. Siktiğim ilk bakire değil ama en güzeli kesinlikle. 

- Bitti mi canım yanmadı dedi. Ah daha da güzel sanki mavi gözleri. 

Belimi yavaşça itekledim ıslak alev alev darlığında. Sanki ufak bir engele takıldı ama ben çoktan sikimin yarısını yerleştirmiştim. 

- Ahhh. Gözleri acı ile kızardı yaşardı gözleri. Eli belime doğru geldi daha çok girmemi engellemek ister gibi. Yırtıldı demek ki kızlığı zaten yeterince içindeyim. 

-  Şimdi oldu dedim. Eğilip dudaklarımız birleştiğinde. Yavaşça bir iki kere daha gidip geldim içinde derinlere inmeden. Geri çekildiğimde am sularından parlayan sikimde ufak bir kan izi vardı. Am suları rengini açmış pembeye çalan bir leke. Tekrar girip yavaş bir tempoda sikmeye devam ettim. Sikim geri gelirken gizli duran am dudakları da sikimle birlikte geri gelmekte. Offf acı çekmeyeceğni bilsem nasıl çatır çatır hızlanırım. İçindeki sıcaklık ilk defa içine giren sikten veya çektiği ufak acıdan gitgide artmakta sanki. Yüzünde bir garip ifade var. 

- Ne oldu?

 - Hem garip bir zevk hem de sızı var hala.  Yana devrildim. 

- Doğal bu dinlen kendini toparlayınca bol bol yaparız. Elini bacak arasına attı. Avuç içine bakıp kendini pikeye sarıp banyoya girdi. Ben de sikimdeki kan izlerini temizledim. Yatak çarşafı koyu renk leke göstermez ama yarın yıkamalı kardeşimin dırdırı bitmez. Zaten son haftalarda yaşanan her şeyden habersiz her gün ayrı yalan atıyorum, bir de kanlı çarşaf hiç çekemem. 

Yanıma uzanıp göğsüme yattı. Çok kan gelmedi ama bir sızı var hala diye mızmızlandı. Tekrar altıma alıp iki bacağını omzuma aldım.

- Biraz daha zorlamadan gireyim. Sonrasında rahat yaparız. 

Elimle biraz okşamam ile ıslaklık yayıldı yine girişinde. Yine de yavaş yavaş yarıya kadar soktum sikimi. Çok dar çok sıcak. 

- Ah yavaş 

- Çok güzelsin 

- Ahh ikiye yarıldım sanki. 

Siktiğim bakire 30′unda da olsa, ince belli, dar kalçalı ve dar amcıklı olduğundan bu kadar sızlanması normaldi herhalde. Aslında ben de sızlansam  mı? Daracık bir am içinde kavrulan sikim çabucak patlama noktasına gelmişti. Her gün sekse alıştığım ve son haftasonunu balayı performansı ile geçiren ben 31 bile çekmeye fırsat bulamadığım günlerden sonra bakire amı sikiyordum.  

İçinden çıktım. İlkinde yeter bu kadar diyerek sikimi göğüsleri arasına soktum. Filiz’in birbirine değen doğal bir sürtünme yaratan iri göğüsleri gibi olmasa da bu taş gibi orta boy göğüslerin arası da oldukça güzeldi iki göğsünü sıkarak aralarına fışkırdım, bolca döl boynuna çenesine geldi. Etli alt dudağını emerek ayrıldım çalan telefonu açmak için, Filiz’di arayan, buluşmamız konuşmamız lazım diyerek kapadı. Şimdi Hülya’nınki çalıyordu. Panikle göğüsleri döllerimle kaplı iken kıyafetlerini toplayıp banyoya koşturdu. Çıktığında giyinikti annem kuzenleri buraya yolluyormuş yoldalarmış. Bu bekaret seansı istediğim gibi olmamıştı, hem seks olarak hem de hiç hesapta olmadan sikimin doğrultusuna kızlığını bozduğum için. Beynime niye kan gitmedi ki sanki hayatımda karı sikmemişim gibi? 

Filiz’i aradım. Telefonu Hülya iyi mi diye açtı. Sorduğunun Hülya hala bakire  mi olduğunu ikimiz de biliyorduk. Anlamazdan gelerek iyi iyi dedim, beş dakika bile oturamadık, misafir gelecek diye gitti. Nasıl buluşacağız konusunda takıldık, her yer kapalı, sokaklarda bile insan yok doğru düzgün. Telefonu kapattıktan sonra ofis aklıma geldi bir anda, yerini tarif ettim, yaklaşınca park et ben seni alırım diyerek. Ona da öğlene doğru abisinden çıkması markette filan oyalandım bahanesi eve dönmesi yalanını bulduk. Akşam Hülyanın kuzenler ile oturacağız davetini işim var diye başımdan savdım. Erkek arkadaş olarak kuzenlerle de samimi olma modunu çekemem, zaten kafasızlık ederek siktim kızı. 

Gece ikiye kadar çalıştım. Tam yatacağım Hülya yine aradı kapıdayım açsana diye. Büyük kuzenine ilişkimizden bahsetmiş, kuzenler yukarı uyumaya çıkınca bana gelmiş. Bunları heyecan ile anlatırken bir yandan da yukarı odama çıkmıştı bile. Yıllardır sevgilimmiş daha bugün içinde, kızlığını vererek seks hayatı başlayan o değilmiş gibi banyoma girdi. Çıktığında üzerinde sadece iç çamaşırları ile yaklaşıp bu sefer daha çok zamanımız var diye sarıldı. Ben de bu isteği kırmadım tabii ki. Dar amına girmek yine zorlu bir süreç olsa da aralıksız bir tempo ile kucağımda zıplarken, küçük meme uçlarını dişlerken içinde yarak varken ki ilk orgazmına ulaştı. İkincisi ise domaltmış arkadan siker ve bir parmağını göt deliğine sokarken geldi. Annesi gibi değil, uysalca kıvrana kıvrana yaşadı orgazmlarını. Kendimi içine sert sert vurma sırasında öyle kaybetmiştim ki zorla içinden çıktım. Yüzünü kendime çevirdim ağzına kadar bile ulaşamadım Şaşkın bakışları arasında boynuna çenesine ve dudaklarına döllerim aktı. İnsanın sikini taşa çevirecek bir vücudu var, biraz dinlensem bir kat daha sikerdim ama yarın öğle saatinde Filiz ile buluşacağım. Biraz sevgi sarılması sonrası duş yapıp giyindim o da evine döndü. 

Filiz ile buluşma saatimizden iki saat önce iki aydır uğramadığım ofise gittim. Zaten iki oda bir salon bir apartman katı. Kalorifer açtım içerisi ısındı, biraz ortalığı temizledim. Ekipten biri çat kapı gelmesin diye dün gece bu hafta ofise gelmek yok mesajı atmıştım. Hepsi uyuyordur şimdi piçlerin. 

Telefonum çaldığında kahve yapıyordum. Gelmiş kapıda. Zeki kadın, adresten kolaylıkla bulmuş. İçeri aldığımda özlemle sarıldık, sözsüz bir anlaşma ile ikimizin de beklediği buymuş gibi el ele şaşkınca baktık birbirimize. Dışardan geldim elimi yüzümü yıkayım demesi üzerine lavaboyu gösterdim, birer kahve koyup benim odamdaki misafir kanepesine oturdum. Geldi yanıma oturdu şimdi. Çat diye söze girdi. 

- Günlerdir uyuyamıyorum, sensiz olmuyor. Ellerimi tutarak kafasını göğsüme koydu sarıldık. Saçlarını öptüm okşadım. 

- Bu işler geçene kadar abimlerde kalacağım. Seni görüp yanında olamamaya dayanamıyorum, o yüzden kaçtım evden. Sen de bitir bir şekilde Hülya’nın umutlarını ama kalbini kırmadan. Sonrasını nasıl yaparız bir yol buluruz.  

Sensiz yapamıyorum, sözleri ağzından çıkar çıkmaz ağlamaya başladı. Offf kendi kendimi soktuğum açmaza bak. Sonu belirsiz bir aşk oyunu gibi görmüştüm her şeyi. Hedefime ulaşırsam sonrası ne olur planlamamıştım ve en salakçası ayrıl dediği kızının bekaret kanı hala yıkamadığım çarşafın üzerindeydi. Belki bir on dakika saçlarını okşayarak kafam darmadağın düşünceler ile karışık konuşmadan oturduk. Kalbini kırmadan ayrıl dediği kızını sik kafalı biri olarak defalarca siktiğimi bilmiyordu. Saate baktı, virüsten korkuyorum test yaptıracağım diye salak bir yalan attım dönmem lazım diyerek ayaklandı. 

- Seni çok özlüyorum Alim. 

- Ben de dedim, ah Alim demesi beni bir gün öldürecek.

Üzerindeki ceketi çıkardı. Altındaki gömleğin düğmelerini çözerek önünü açtı, içindeki beyaz sutyeni ile kalmasına rağmen hala kendimde değildim. Eteğinin yere düşmesi ile kendime geldim. Altında çamaşırı yoktu. 

- Giymemi istememiştin. Ana kızın tek ortak yönü bu söz dinlemeleri. Üzerime eğildiğinde o iri göğüsler sallandı önümde. Kotumun fermuarını açıp elini içine sokarken ayağa kalktım, sertçe dudaklarına saldırırken amını avuçladım. O da çıkardığı sikimi tuttu. 

- Her gece bu aklımda oh Ali bırakma beni. Seni seviyorum. 

Korkunç bir enerji patlaması ve duygu bombardımanı altındaydım. Dudaklarını yerken iki elini arkaya topladım tek elimle hapsettim. Beni sevdiğini söylüyordu durmadan.Diğer elimin iki parmağı amına girince o alıştığım çığlığını attı. 

- Parmakla karını Ali, ahhh. Boynuna göğsüne dişlerim geçti. Ters çevirip masama doğru bastırdım. 

- Amcığını mı götünü mü sikeyim kaltak söyle.

- Ahh öyle deme bana, ikisi de senin. 

- Sen seç orospum nerene patlayım bugün. 

- Ahh önden yap. 

- Amcığından mı söyle, sikimi amcığına sürtüyordum bu arada. 

- Ahh amımdan sik hadi Alimm. 

Ağzından ilk defa am lafı çıkıyordu. Düşman siker gibi soktum sikimi. Kalçalarımız çarpıştığında bağırması boş ofiste yankılandı. İki kolunu hala arkasında hapsetmiş, acımasızca girip çıkıyordum amına. İlk bir iki girişte bana bile sızı veren kuruluk yerini kaybetmiş çığlıkları azalmaya başlamıştı. Ellerini bırakınca masanın kenarına tutundu, ben ise göğüslerine arkadan sarılarak kendime çektim. Boynunu sıkarak alttan sert sert vurdum amına. Yarı ayağa kalkmış halde her defasında kadınlığının dibini bulan bir sertlikle içine girmeyi sürdürdüm. Parmak uçlarım arasında göğüs uçları uzarken. 

- Alim dölle beni, diyerek kendini öne attı. Sikim o alıştığı ama vazgeçemedi am kasılmaları ile sarıldı. Bağırdı yine orgazm olurken aaahh, aauvvv sonra derin bir nefes vererek. 

- Amına mı istiyorsun diye sordum. İkimiz de bu süreçte korunmuyor onun takvim hesabına ve azalan doğurganlığına güveniyorduk.  

- Eveettt, küçük Aliler ver bana ohhh. Alttan uzattığı eli sikime ve taşaklarıma değince, öküz gibi böğürme sırası bana geldi. İçimde ne varsa sağmak ister gibi kalçalarını yapıştırdı eli taşağımı okşamayı sürdürdü. Normalde dünkü iki posta sonrası dakikalar sürerdi boşalmam ama çıldırtıyor bu kadın beni. Sırtını öperek bekledim, geri çekildiğimde içinden damlayan döllerim yere düştü, bir kısmı bacaklarından süzülüyordu. 

- Çok azmışsın beni görmeyince diye güldü. Sakince öptü, döller süzülen bacaklarını eli ile silip lavaboya yürüdü. Dün kızını sikmiştim aşkımın, kafamı sikeyim, nasıl çıkacağım bu açmazdan? On dakika sonra paltosunu giyip geldiğinde ben hala dal taşak oturuyor bunları düşünüyordum. Sanki sıradan bir günmüş az evvel tecavüze yakın bir sertlikte sevişmemişiz gibi kapıdan bir öpücük gönderdi ve çıktı gitti. 

Hülyadan bir sürü mesaj gelmiş akşam kuzenler ile sinema gecesi yapacağız diye, ofisteyim çalışıyorum yazdım ve ışıkları kapattım, üzerime paltomu çekip uyudum. Benim de canım var dinlenmem lazım. Bir de yarın kardeşimi arayıp ikisiyle de cinsel ilişkim oldu kısımlarını atlayarak beni kurtarması için destek olmasını isteyeyim. 

7 Haziran 2022

KARANTİNADA İMKANSIZ AŞK -4





ilk bölüm linki

Evine girmeden işim hemen bir eczane bulup prezervatif, kayganlaştırıcı, multi vitamin, viagra filan ile doldurmak olmuştu laptop çantamı. Hep yanımda olan laptopum ile mutfak balkonundan içeri girdiğimde TV seyrediyordu. Günlük ev içinde görmeye alıştığım eşofman takımları ile. Eğilip dudaklarına uzandığımda yemek kokuyor üstüm, yaklaşma diyerek kafasını çevirdi ve mutfağa doğru yürüdü. Daha dün gece en nazik tanımla hayvanca sikişenin biz olduğumuza bu tavırları gören kimse inanmaz. 

Çantamı bırakıp montumu asarken de mutfaktan seslendi.  

- Yemekleri koydum elimi yüzümü yıkayıp geliyorum. Tencerede de et var ondan da al. 

Garip bir ortam oluştu bir anda. Sanki dün gece altımda boşalırken azgın bir kaplana dönen o değil, ben evin oğlu veya otuz yıllık kocası idim. İçerden su sesi gelirken dolapta bira da var, senin siparişlerinden kalmış, meyveler de temiz gibi laflar ile sesleniyordu. Güzelce doydum, biramın yarısını içerken baktım odasının kapısı hala kapalı, bir tane elektronik sigara tüttürmek için mutfak terasına çıktım biramı da bitirip içeri girdim. 

Ah o an yine öldüm, cennete gidip geldim sanki. Her gece oturduğu aynı geniş kanepede aynı saçma diziyi seyrediyordu. Ama bu sefer az evvelki uzak ilgisiz ev kadını olarak değil, hayallerdeki seks tanrıçası olarak yanında yarısı içilmiş kırmızı şarap kadehi. Uzun uzun anlatabilirim çünkü uzun uzun seyrettim ezberlemek için. Nereden başlasam ki. İnce uzun bacaklarını iyice ortaya çıkarmış kısa kabarık eteğinden mi? Sanki bacakları kısaymış gibi giydiği topuklular daha da uzatmış TV ışığında parlayan iki kusursuz bacağı. Üzerinde ise nerede ise bir şey yok. İnce askılı atlet gibi bir penye, vücuduna yapışmış. Aman aman sutyen giymemiş içine, dün dudaklarımla tadına baktığım göğüs uçları şimdiden belirgin ince penyenin içinde. İri göğüsleri sutyensiz bile dik duruyor, atletten çıkmaya çalışıyorlar sanki. Salakça kendine bakan bana gülümseyince dengem iyice kayboldu. Yeşil gözleri parladı. 

- On dakikaya bitiyor dizi. Sen de dişlerini fırçala bira kokusu gitsin. 

Böyle net ama bu kadar da kapalı bir şekilde on dakikaya gel de beni sik denebilirdi Dedi işte. Ağzımı misafir tuvaletinde çalkaladım elimi yüzümü yıkayıp yanına oturup elimi omzuna atıp sarıldım. Boynunun yan tarafında mora dönen bir kızarıklık göze çarpıyordu. Dün gece boşalırken emdiğim ısırdığım yer olmalı. Başını göğsüme yasladı ben zaten her yeri açık atlet gibi penyenin içine elimi sokup çıplak göğsüne ulaştım. Elimi geri itip diziyi seyretmeye devam etti. Dizi bitene kadar ben de etek üstünden kalçalarını okşayarak onunla TV seyrettim.  Dizi bitince yüzünü kendime çekip içeri geçelim mi diyerek dudaklarına yapıştım. İçeride olmaz burası iyi diyerek kalktı geliyorum şimdi dedi odasına giderken ışıkları kapattı. Orayı hala kocası ile yatak odası olarak görüyor galiba üstelemedim. TV den bir müzik kanalı aştım. Bu ışık yeterli. 

Beklerken üstümdeki penyeyi ve kotu çıkardım. Bir iki dakika içinde aynı kıyafetler ile geldi. Kanepeye tırmanarak kucağıma oturdu. Hiç konuşamadan ne kadar güzelsin dememe cevap vermeden iki eli ile kafamı tutarken dillerimiz birbirine girdi yine. Genç bir kız gibi ben aşkım ile biraz konuşmak istiyordum oysa, o ise azgın erkek gibi dizisini seyredip bana saldıran roldeydi. Ne kadar ani ve istekli saldırdı dudaklarıma. Boştaki ellerimi etek altından kalçalarına attım. Okşadım sonra iki elim göt deliğinde birleşince sertçe sıktım. Çıplaktı eteğin altında. Bu kadının TV de salakça bir dizi seyreden ev kadınından bir kısrağa geçiş hızı çıldırtıcı. Isırırcasına birbirimizin dudaklarına saldırırken parmaklarım iki deliğinin de üzerinde sertçe baskı kurmaya başlamıştı bile. Geri çekildi üzerindeki atleti kendi çıkarıp attı. Ben de külodumu itekledim dizime inince o çekti çıkardı. Kendime çekerek altıma aldım aşkımı. Boynundan göğüslerine inerken. 

- Kızarmış burası dedim. 

- Hayvan gibiydin dün gece. Her yerim sızladı. 

-  Öpeyim geçer. 

Dün morarttığım yeri yalayarak nazik nazik öptüm. Göğüslerine acele ile indim. Dün bu iki harika göğse gerekli zamanı ayıramadığıma yanıyordum. Birinin ucunu dilim ve dudaklarım ile ezerken diğerini avuçlarımda kavradım. Bazen birine bazen ikisine aynı anda saldırdım. Yine aynı nefes nefese inlemesi, göğüs uçlarını sıkıştırdıkça offf ohh diye yükseldi. İki iri göğsü birbirine değiyor, aralarını yalamak ikisini aynı anda avuçlarımda gezdirmek çıldırtıcı. Göğüs uçları ayrılamayacak kadar lezzetli, onun da zayıf noktası, sesi ben yaladıkça artıyor. 

- Yavaş onlar da sızladı. 

- Başka neren sızladı? Dilim sol göğsünü eziyor elim ise amının üstünü ovalıyordu. 

- O kazığı soktuğun yerler diye ağzından zor çıktı cümleler. Göğüs uçlarının emilmesi ile aynı anda belini kıvırmaya başlamasını izlemek bile boşaltır bir ergeni. 

- Öpeyim geçsin. Öpe öpe karnına oradan elimin yağ gibi kaydığı bacak arasına indim. Belli ki bugün kıyı köşe temizlik yapılmış. Şimdi gözümün önünde duran o kabarmış tümseğin altında gizlenmiş, şekli bozulmamış, dış dudakları hafif koyu renk, avuç içimden küçük amcığı geçip bacaklarının iç kısmını öptüm yaladım sıra ile. Amcığının alt kısmına dilim değince ahhh dur ama diye bir ses çıktı inleyen ağzından.

- İyice ıslanmazsa çok bağırıyorsun sonra.

- Bağırtma 

Dilimi hayallerimdekinden güzel amcığına alttan soktuğumda kendini geri attı. Yukarı doğru dilimi bastırarak boydan boya ayrılmadan çıktım. Bızırına ulaştığımda baskıyı sürdürdüm, bacaklarını iyice ayırarak yalamaya devam ettim. Güzel kokulu, gitgide artan bir ıslaklık dilimi kapladı. Daireler çizerek dilime batan bızırı yuvasından iyice ortaya çıkardım. 

- Burası mı acıdı yarağım girince derken am dudaklarını dudaklarım arasında sıkıştırdım dilimi parmaklarımı aynı anda girişi üzerinde gezdirdim. 

- Evvettt Ali ahhh Aliiiii

- Amcığın çok sulu imiş.

-  Offff ouvvv deme öyle deme bana. 

- Yarağım dağıtacak şimdi. 

Şapır şupur amının suları ile ıslanan dilimin sesi ve onun gitgide kontrolsüz yükselen bağırmaya yakın inlemeleri sürdü. Am suları çeneme bulaşana kadar devam ettim yalamaya. Dil darbelerim sertleşince çığlıklar ve kesik ohlamaları arttı. Kafamı iteleyince ayrıldım, gözleri kapalı kaldı bir iki saniye orgazm ateşi geçene kadar. Sonra altımda dönüp kalçasını dikti, kanepeye tutundu. O seks dolu nefes nefese sesiyle. 

- Arkamdan yapsana. Beynimde pek kan olmadığından krem getireyim daha rahat olur dememe kafasını hafif çevirerek baktı. 

- Öyle demiyorum sapık. Bu şekilde. 

Geri çekilip manzaraya baktım. Az evvel içini dışına yalayarak çıkardığım amı açılabileceği kadar açılmış dudakları dışa hafif sarkmış hali ile kelebek kanadı gibi. Ufak ve ıslak. Biraz üstünde ise sanki hiç dokunulmamış, sert kalkık kalçaları arasında aynı sertlikte gevşemeden duran bir küçük göt deliği. Sikimi biraz tükürükleyip am sularının sikime iyice yayılması için amı üstünde gezdirdim. Küçük kalçalarını ayırırken zaten tavanı göstermekte olan sikim kolayca yolunu buldu. Sikim özlediği sıcaklık ve darlığa kavuşmanın mutluluğu ile yavaşça içine kayarken ben manzaraya dalmıştım. Küçücük göt deliği kasıldı, sikimin başı sarkmış dış dudaklarını amının içine geri itekler gibi bastırdı. 

- Yakıyor taş gibi ahh.  

Seni mi beni mi demeli, dar ve sıcak amı beni yakıyordu daha çok. Ellerim o sert kalkık kalçalar üzerinde daireler çizerken orta bir tempoda amının dibine köklemeden sikmeye başladım. Giriş çıkış sesleri ve kısılıp artan ohlamaları ile bir iki dakika sürdürdüm bu pozisyonu. Sonra sol elimi beline sarıp önden bacak arasına soktum, ıslattığım parmağımın bızırının üstünü bulması zor olmadı. Bacaklarını sıktı derin bir çığlık atıp vazgeçti bundan. Sikimi sert sert dibine vurup ahh yapmağğğğ yapmaaa bağırışları altında devam ettim. Kafası yastığa düştü beli havalandı. 

- Ali, Aliii benim evime girdiii ahhh Alii 

- Ali amcığına girdi, götüne de girecek Ali. 

Geri çekilerek hızla vurmaya başladım. İki terli tenin çarpışmasının sesleri ile çığlıkları bitişikte başkası otursa uyandırırdı. Sağ elimin ıslattığım baş parmağını, parmağının ucu altında bile kaybolan arka deliğine bastırdım. 

- Ali götünü de sikecek dedikçe sikimin başı içindeki son noktaya çarpıyordu. Bir ayağımı hafif öne vücudunun üstüne getirerek gerçekten hayvanca bir sikiş temposuna ulaşmıştım. Ağırlığımla nazik gövdesine her vurduğumda taşaklarım kasıklarım ıslak terli kalçalarına yapışıyordu. 

- Alimmmm dedi. Kulaklarıma inanamadım, Alimm dedi bana.  

-  Alimmm yeter yeterrr çığlık çığlığa attığı kendini öne. Şimdi üstüne yığılmış sikim kalçaları ve kıpır kıpı oynayan amcığında sıkışmış hareketsiz duruyorduk. 

- Seni seviyorum diye fısıldadım boynunu öperken. 

- Sakın çıkarma böyle kal. Bu kısa cümle üç parçada zar zor çıktı ağzından. 

Üzerinden ağırlığımı hafif çektim. Yavaş bel hareketleri ile girip çıkarken sadece ah ıhh ah ıhh diye aynı ritimde inliyordu. Bu pozisyonda daha da dar bir aralığa girmeye çalışan sikim içinde bulunduğu ıslak ve sıcak amcığa daha fazla dayanamadı. Kalçalarına yapışıp taşaklarımdan başlayan kasılmaya teslim ettim kendimi. 

- Ahhh doluyor amcığın.

 - Yandı ahhh. 

- Güzel götün bakire mi?

- Evet. Ahh taşıyorsun. 

- Bana bakireliğini ver. Ahhh keşke herşeyde ilkin ben olsaydım. Eli alttan amına doğru gitti. Hala içinde kalan son bir iki damlayı göndermeye çalışan taşaklarıma değdi.

- Alim herşeyim seninnnnn. 

Yana devrildiğimde o bıraktığım pozisyonda kaldı bir süre. Yüzünü kendime çevirdim ikimizde tükendiğimizden hafif hafif öpüştük. 

- Silindir geçti üstümden. Anca kendime gelmiştim. Duş alıp yatıyorum ben diye kalktı koltuktan. 

- Ben biraz çalışıp yatarım diye kalçasına bir tokat attım. 

Duş sesini duyduğumda kalktım ben de. Odasının kapısını arkadan kapamış giremedim. Taşaklarımı yıkayıp giyindim, mutfakta bir bira açıp laptopta bir iki gereksiz mail yazdım. Yarım saat sonra uzun geceliği ile geldi. Kısa bir öpücük kondurup ben yatıyorum, sen de geç kalma dedi. Sanki yine otuz yıl evliyiz veya ben onun yaramaz oğluyum. Uykum geldiğinde kalktım. Odasının kapısı açık, üzerinde pike uyuyor. Mutfak kapısını kapadım, pikeyi kaldırıp yanına kıvrıldım. Böylece Hülya gelene kadar sevişsek de sevişmesek de odasında beraber uyuduğumuz gecelerden ilkini geçirdik.  

Sonraki günler de bir kere öğle saatlerinde seviştiğimiz gün hariç hiç atlamadan benzer geçti. Gün içinde ben bir iki iş görüşmesi yapıyordum. O ev işleri, TV izleme, yemek filan. Hülya aradığında ben evime geçiyordum, onu aradığında ise o üst kata çıkıyordu. Hülya’nın araması sonrası bir iki saat bir soğukluk oluyordu aramızda. Gün içinde ufak dokunuşlar ve öpücükler dışında sokulmayan kadın ise geceleri önce temizleniyor sonra kanepemize gelip ateşli ve tutkulu sevişiyor, işimiz bitince de odasında beraber uyuyorduk. Benim üstte olduğum her pozisyonda sırtıma tırnakları batıyordu. Sırtım çizik içinde kalmıştı. Amıma patla, at yaraklım, morart götümü gibi laflar sıradanlaşıyordu orgazm çığlıkları sırasında. Altımda çırpınarak boşaldığı bir gece, inmemiş sikimi ben söylemeden dakikalarca yalamış ve göğüsleri arasında boşaltırken yüzüne kadar fışkıran döller ile çıldırtıcı bir sahne sergilemişti. Sadece annemin bir gecelik uğradığı bir gün dışında bu devam etti. Annemi bırakıp geri dönerken yoldan aradım iki gündür görmediğim aşkımı. İki gün sonra Hülya gelecekti. Karantina yüzünden Hülya da işe gitmeyecekti ve üçümüz bir arada nasıl yaşayacaktık bunu kendi aramızda hiç konuşmamıştık. 

Marketten şarap ve et alıyorum güzel bir yemek yeriz seni çok özledim diye aradığımda yine çok ciddi ve mesafeli idi. Market eşyalarını mutfak kapısından bırakırken bile o ufak öpücüğü vermedi. Ne oldu sorusuna sustu, aynı saatte yemeğe gel dedi sadece. Yemek saatinde de soğuktu. Odasına gidip şortumu penyemi giydim, laptopımı bıraktım. Sessizce şarap içildi ve yemek yendi. Odasına gidecek seksi giyinecek ve geri geleceği saatte biz hala masada şarap içiyorduk. 

- Ne oldu Filiz? 

- Yok bir şey dedi. Seviştiğimiz geniş kanepeye değil odasına gitti. Bir kadeh daha içerek bekledim, hazırlanıp sevişme noktamıza gelmesini. Masadan kalkıp yanına gittim. Yatak kenarına oturmuş gözleri yaşlı idi. 

- Ne var Filiz diye kendime çevirdim. Öpmeme hayır demedi. Öyle dudak dudağa kaldık bir süre. Alt dudağı kaldı dudaklarım arasında. Saçlarını yanaklarını okşadım. Seni seviyorum aşkım diye fısıldadım. Yalnız kalmak istiyorum deyince çaresiz çıktım odadan. Yarım saat sonra filan seslendi. Odasında yatak kenarında üzerinde yine seksi bir kıyafet oturuyor ama bana bakmıyordu. Yine sutyensizdi ve eminim yine bu kısa eteğin altında bir şey yoktu. 

- Neler oluyor Filiz diye yanına oturdum. Ağlamış gözleri şişmiş, yeşil gözleri daha da irileşmişti. Ayağa kalktı, şaşkın bakışlarım arasında üzerindekileri sıyırdı. Günlerdir beni rüyada yaşatan vücuda bir kez daha hayranlık ile baktım. neler oluyordu gerçekten bu odada sadece uyuyorduk. Üzerime doğru eğildi kulağıma sevgiyle fısıldadı. 

- Seni seviyorum, sensiz iki gün kalamadım. 

- Bunun için mi ağlıyordun. 

- Evet salak çocuk evet.

Kalbim durdu sanki. Ağzından bu sözü duymayı artık hayal bile etmiyordum. Ayağa kalktım göz göze bakışıyorduk o çıplak ben şaşkın. Bir daha öptü. 

- Konuşma karın yap cariyen yap beni bu gece, sabaha bakire kalkmak istemiyorum.  

Önümde diz çöktü ilk defa ve şortumu çıkardı. Odaya girdiğinden beri dikilmeyen sikim sallandı başının hizasında. Taşaklarımı sikimin kökünü emerek kısa sürede istediği hale getirmişti sikimi. Ne yapacağımı bilmez halde kulaklarımda hala seni seviyorum sözü çınlarken ayakta dikildim sadece. Yat şuraya diye itekledi beni yatağa, sanki sikilen ben gibi boynumdan göğsüme oradan tekrar sikime indi. Küçük dili dolaştı tüm göğüs bölgemi. Kıvranan bendim yatakta. Kendime gelince sikimi yarıya kadar ağzıma sokan tanrıçaya tepki vermeye başladım. Saçlarını okşadım, kendime çekmeye çalıştım gelmedi, yatmana devam et dedi. Eliyle sikime 31 çekerken dili çevresini yalıyor, arada taşaklarıma dil atıyor. Ben kıvranınca hoşlandığımı anlayıp taşaklarımı yalıyordu.

- Çok canımı yaktı bu. Dul demedi paramparça etti.  

Başını tamamen kaybetti ağzında tekrar çıkardı. Yarıya kadar aldı bir kaç kere. Tekrar yavaş yavaş dili ile köküne indi, çıldırmak üzereyim. 

- Sikecen mi bakireni Alimm, her yerini sik. 

Hızlandı başını emmesi sürerken eli ile gövdesini sertçe kavradı. Belim yükseldi benim de. Aklım karışık ama sikimin başını vakumlayan dudaklar ve üzerine vuran dile dayanmak mümkün değil. Bacaklarım gövdesini sardı ve iki gündür biriken döl dalgası ağzına fışkırdığında aşkım çekilmedi geriye. Kendimi iyice teslim ettim sıcak ağzına. Boşalan sikimin dokununca çıldırtacak hassasiyetteki başına dili değdi. Gerildi karnım. Kalbim durdu tekrar hızlandı sanki. Ağzından çıkartınca bir vakum sesi çıktı. Sikimin kenarından cılız bir damla daha akmaya çalışırken elleri ile ağzını tutup banyoya yürüdü. 

Biraz o şekilde tavana bakarak yattım. Duş ve diş fırçalama sesi sırasında beynime giden bir damla kan üzerine kalktım. Laptop çantasından bir viagrayı ağzıma attım, dal taşak mutfağa gidip şarap şişesini ve meyve tabağını aldım. Çantadan çıkardığım kayganlaştırıcı kremi komidinin üstüne koydum. Çırılçıplak çıktı banyodan ve yanıma süzüldü. Dudaklarımız birleşerek yuvarlandık yatağın içinde. Gülüşmeler ile bir kadeh şarabı paylaştık. Ufak öpücükler ile birbirimizi niye sevdiğimizi fısıldadık, beni sevdiğini söylemekten nasıl kaçtığını, kafasında bu imkansız aşk için ne planlar kurduğunu anlattı. 

- Seni seviyorum aşkım diyerek dudaklarını emerek sertçe öptüm. 

- Ben de aşkım dedi alt dudağımı ısırarak.

- Hiç yataktan çıkmayı düşünmüyorum bugün.

- Neler yapacaksın bana diye cilvelendi göğsümü okşadı. 

- Çok bağırmazsın umarım diye kalçasını sıktım. 

- İstediğini yap bana Alim. Elini sikimin üstüne attı. Yine büyümeye başlamış bu. 

Kanepe sevişmelerimiz başladığı günden beri dakikalarca yaladığım büyük ve hala dinç göğüslerinden ayrılmam zor oldu. Yuvasında baş kaldırmış bızırı üzerinde gezip dilimi amcığına soktuğumda yine başlamıştı inlemeleri arasındaki konuşmalarına. 

- Sen ye diye tertemiz yaptım. Ahhh sok o kazığını hadi. 

Kalçalarının altına koyduğum yastık ile iki deliğine de rahat çalışabileceğim bir açı oluşturdum. Tükürüklerim taşarak son günlerde dilimle üzerinde dolaşmaya alıştığım göt deliği üzerinde dolaştım. Kayganlaştırıcı sürdüğüm orta parmağımı açılmamış deliğe bastırırken tekrar bızırına çıktım. Orta parmağım güzelce kaydı iki santim kadar o yarak girmemiş göt deliğine. Sevdiğini öğrendiğim gibi bızırını dilimle hafif hafif ezerek bekledim. Bağırmaya dönecek ohlamaları başlamıştı bile. Biraz aşağıda dilimi gezdirdiğimde alıştığım güzel kokusu ve ıslaklığı dilimin üstünü kapladı. Parmağımı iyice sokup içinde çevirmeme tepki vermedi, am dudaklarını emerken her yaptığı gibi elleri saçlarıma ulaştı kafamı biraz daha kendine bastırmaya çalıştı. İzin vermedim, şimdi derdim arka deliğini genişletmekti amını dilleyerek boşaltmak değil. Kayganlaştırıcı kapladığım baş parmağım, orta parmağım götünden çıkar çıkmaz yerini aldı, ıslanmış işaret parmağımda amına girince tekrar inlemeleri eski temposuna döndü. Yarıya kadar girmiş baş parmağı içinde biraz oynatıp girişi genişletirken, ah acımasın oh sesleri arasında dilimi yine amına gömdüm. Boşalması yakın, bu sesler amındaki bu titreşimler, artan ıslaklığı orgazmının habercisi. Baş parmağımı iyice itekledim kalın yerine kadar yerleşti, içine. İnce bir sik dört beş santim girmiş gibi oldu içine. İlk engeli aşmıştım, bir iki yavaş ah, sevdim bunu oh gibi tepki dışında karşı koymamıştı. 

Parmağımı doğal hareketlerine uygun olarak oynatıp bızırını dudaklarıma hapsettim. Orgazm kasılmaları, alıştığım gürültülü inlemesini yine alıştığım konuşmaları takip etti. 

- Her şeyimi içti Aliiii, ouvvvv yeme artık beni lütfennn yemeeeğğğğ 

Kolları yana düşüp sonra göğüsleri üzerinde birleşti. Şişmiş göğüs uçlarını dilimle ezmek istedim yine. Onun yerine orgazm nedeniyle aldığı yoğun nefesler ile kalkıp inen karnını öperek bacaklarını iyice kendine doğru katladım. Az evvel baş parmağımın çıktığı deliğe yine kayganlaştırıcı sıkıp sikimin şişmiş başını da kayganlaştırıcıya buladım. Başını bastırmam ile kendini biraz geri çekti. Sola doğru biraz yan çevirdim, bu açı daha rahat. Sikimin başı elimle iteklemem ve kayganlık sayesinde bir anda yerleşti içine. Ah aahhhhh gibi kesik bir ses çıktı ağzından. Çıkıp tekrar sikimin başına ve gövdesine döktüm kayganlaştırıcıyı. 

- Ne oldu niye durdun.

- Canın yanmasın kremliyorum.

- İlkinde yanacak ne yapalım artık

Baş kısmı bu sefer elimin yardımı olmadan girdi içine. Kalçasını ayırdım bir elim ile. Göt deliğinin çevresinin sikimi sıkmasını, gerilmesini, kalın bir yarağın içini yarmasının yarattığı sıcaklığı tüm gövdemde hissederek sikimi yarıya kadar itekledim. Ellerini yumruk yapmış çarşafı sıkıyordu. 

- Durayım mı aşkım. 

- Bekle sadece bekle. Sesinde ağrısı olan birinin yalvaran tonu vardı. Elimi nazikçe az evvel boşalttığım amı üzerine getirdim. Sakince dolaştım amında. O bekle demesine rağmen başına kadar geri çekilip tekrar jelden döktüm deliğinin girişine ve sikimin gövdesine. Deliğinin bu halini görse korkardı ama benim için azdırıcı bir manzara idi. Küçük bir boğuma giren kalın sikim dar kalçalarını daha da sıkılaştırmıştı sanki. Deliğin çevresindeki deri incelmiş kızarmış ve gergindi. Yarıya kadar girip amını okşamalara devam ettim. Sıkılı yumruklarını çözmeden söylenmeye başladı. 

- Yırttın aaayy - Çıkayım mı aşkım. Hafif bel hareketleri ile içinde oynuyordum. 

- Ben üste çıkayım. 

Sikimi çekince içinden çıkan sese aldırış etmeden, üzerime tırmandı. Elindeki sikime sürmesi için jeli uzattım. Başından aşağı döktü. Bacaklarını aralayarak yavaş yavaş oturdu. Offf bu manzara daha dayanılmaz. 

- O orospu Füsun aldı ise ben de alırım hepsini. Ahhhh sopa girdi sanki. Bahsettiği karı kim bir ara sormalı. Sikim dört beş santim içinde derin derin nefes alıp sakinledi.

- Benimsin artık aşkım, sadece benim dedim. 

Kendini yavaş dememe fırsat vermeden hafifçe sikimin üstüne bıraktı. Sikim dar göt deliğini parçalaya parçalaya ilerledi. Çıkardığı sese site güvenliği niye polisi aramadı hala bilmiyorum. Yaptığı bu hata ile sikimin köküne kadar götüne yerleştim. Attığı çığlık odada, kapı açık olduğu için salonda yankılandı. Gözleri yaşlı bir şekilde bekledi. Yarın rahat yürüyemeyecek kesin. Ellerini göğsüme koyarak nefeslendi. 

- Dur Alim dedi dur sadece dur. 

Sesi zorlukla çıkıyordu. Sikim sıcak dar delikte kavruluyor, doğal olarak hafifçe hareket ediyordu. Her kıpırdanmam da bağırıyordu. Sonra yavaşça am dudaklarını kasıklarıma sürerek birer santimlik daireler çizmeye başladı. 

- Ahhh acı geçmiyor derken aniden kalktı üstümden. Çıkan gaz sesleri arasında arkasını tutarak tuvalete koşturdu. Kalktım ben de yataktan. Hazırlıksız bu kadar derine girdiği için ucu ve gövdesi kirlenmiş sikimi diğer banyoda iyice sabunladım. İçeri girdiğimde geceliğine sarılmış bacaklarını karnına çekmiş oturuyordu.

- Sen boşalmadın mı dedi. 

- Yok dedim. Niye acele ettin canın yanmıştır. 

- Olsun bitsin istedim. Nasılsa hep istemeyecek misin, alışsın. 

- Delisin sen dedim üzerine uzanarak öptüm. 

- Çok istiyorum ama halim kalmadı. Gel seni rahatlatayım. Zaten iyice taşlaşmış sikimin üstüne jeli dökerek iki eli ile okşamaya başladı. Ah iki küçük pürüzsüz elin sikime 31 çekmesini seyre daldım. Kafam geri düştüğünde yanıma uzanıp tek eli ile devam etti okşamaya dillerimiz birbirine karıştı sakince. Oh sesi ağzımdan çıkınca aşağı kayıp dilini gezdirdi üstünde. Yaramaz çocuk daha da büyümüş bu gece diyerek dudakları sikimi sarmaladı. Aynı gece içinde ikinci defa dudakları arasına boşalmaya başladım. Ağzı kapalı sikimden ayrılırken fışkırmaya devam eden dölleri elleri ile topladı. O dişlerini fırçalarken yanına banyoya girdim ve duşumu yaptım. Yatağa girdiğimde üzerinde geceliği vardı. Çıkar at şunu yarın da kıçına bir şey giyme diye götünü avuçladım, iki yorgun sevgili çırılçıplak sarılarak uyuduk.